o gece çok güzel başlamıştı aslında.küçük bey ömerin doğum günüydü.
önce mumlarımızı üfledik
hediyelerimizi açtık
birbirimize sarıldık.
bizi bekleyen felaketten haberimiz yoktu çünkü. önce televizyonda çıkan SOMA haberine üzüldük gözlerimiz doldu.
ardından ben çay yüzünden yandım.onun ardından.çocuklar kaybolan bir eşyalarını aramak için okul bahçesine doğru yol aldılar. ve küçük kuzuların çığlıklarını duyduk,çakırın karnı şişmişti. Fikret abi telaşla kulağından azıcık kan akıttı (öyle yapılıyormuş hasta olan hayvana)
eve geldiğimizde hiçbir şeyleri yoktu koşuşuyordu üç kuzuda.
yarım saat içinde öldü çakır, Necla'nın gözünden akan yaşları bir müddet unutamayacağım.siz inanır mısınız bilmem ama ben nazara inanıyorum.
Allah hepimizi kem gözlerden korusun.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder